Eminim siz de en yakın arkadaşınızdan, yeni tanıştığınız kişilere kadar kiminle konuşsanız, hemen hemen hepsinden “Kendi Üzerinde Çalışma” terimini sık sık duyuyorsunuzdur. Elbette bu yeni bir şey değil, farkındalık arttıkça insanın kendi üzerine düşünmesi güzel bir şey. Fakat bu terim benim kafamı son zamanlarda biraz karıştırmaya başladı. Kendim üzerinde nasıl çalışabilirim, nereden başlamalıyım? Başladığım nokta doğru mu? Eksik bıraktığım şeyler var mı? Meditasyon veya yoga yaparak maneviyata mı odaklanmak üzere bir yol seçmeliyim, yoksa yeni şeyler öğrenmek mi ya da fiziksel zindelik mi, yoksa davranışlarımızı değiştirmek mi yoksa yemek alışkanlıklarımızı değiştirmek mi? Oooof… çok karışık.
Sanırım, “kendin üzerinde çalışmak” tüm bunlara atıfta bulunan bütün bir paket anlamına geliyor, korkmayın, bu yukarıda bahsedilenlerin hepsini yapmamız ya da hepsinde ustalaşmamız gerektiği anlamına gelmiyor.
Bana göre “Kendiniz Üzerinde Çalışmak” kendinize iyi bakmakla, başkası için endişelenmeden canınız ne istiyorsa onu yapmakla, zihninizi acı ve kaygılardan arındırmakla, hayatınızı anlamlı ve refah bir şekilde yaşamakla başlar. Her gün belirli bir saatte kalkıp aynı şekilde yatmakla başlayabilirsiniz. Aman yanlış anlamayın lütfen, ben kimseye sabah erken kalkın demiyorum. Fakat yıllardır farklı farklı deneyimlerim oldu ve gördüm ki rutin bir şekilde ne çok geç ne çok erken bir saat aralığında kalkabilirsem hep aynı zaman dilimi içerisinde her şeyimi vaktinde yaparak bir düzen oturtabiliyorum. Çocukları olanlar bunu şöyle anlayacaktır, yazın ev hayatı biraz karışır ama okullar açılınca hooop bir bakmışsın bir düzen gelir. Çünkü belli saatte kalkılıp çocuklar hazırlanır, okula götürülür veya servise yetiştirilir sonrasında uyanılmış olduğundan bütün gün yapılacak işler planlı bir şekilde uygulanır. Bunu neden söyeldim, çünkü bir düzen oluşursa, bunun içerisinde kendi üzerinde çalışmak için kendine ait bir zaman yaratabilirsin.
Kendimiz üzerinde çalışmak için aşırıya kaçmamıza gerek yok. Saatlerce oturayım düşüneyim, planlayayım falan değil konu. Sadece ne istersen onu yap ama, o şeyin hayatına olumlu bir katkı sağladığından emin ol. Kendimiz üzerinde çalışmak, bu konuya çok para yatırmamız gerektiği anlamına da gelmez. Yani illa ünlü uzmanların kişisel gelişim kurslarına katılıp, kitaplarını okumak zorunda değilsiniz. Bunun yerine istediğiniz ve konusu hoşunuza giden bir kitap almanızı öneririm ama sevmiyorsanız başka sevdiğiniz şeyler yapabilirsiniz. Seyahat etmek, müzik yapmak, resim yapmak, dans etmek, spor yapmak, yemek pişirmek ve hatta yeni bir dil öğrenmek olabilir, sadece ne isterseniz onu yapın. Veeee bir şeyi de unutmayın, yeni bir şey öğrenmek için herhangi bir yaş sınırı yoktur. Bir konuya gerçekten ilgi duyuyorsanız, yaşınız kaç olursa olsun öğrenmek için çabalayın.
Sanırım yazımın özeti aslında şu:
”Hayatınızı yaşamaya başlayın çünkü bu hayatı tekrar yaşayıp yaşamayacağımızdan emin değiliz.”