Basit tabiri ile sosyal öğrenme bir kişinin başkalarının davranışlarını ve sonuçlarını izleyerek, kendi davranışlarında değişikliğe gitmesi şeklinde özetlenebilir.
Günümüzde artık akıllı telefonlar ve tabletlerin hayatımıza daha fazla girmesiyle birlikte, online olmak daha ucuz hale gelmeye başladı. Eskiden cep telefonumuzu unuttuğumuzda, bana ulaşılamazsa veya ben ulaşamazsam diye endişe ederken, bugün internet çekmiyorsa cep telefonu ne işe yarar moduna çoğumuz girdik bile.
Sosyal medya kullanıcılarının çoğalması, dünyada gençlerin akranları ile bağlanmak için istekli ve kişisel bağlamlarda bunu yaparken de son derece yetkin olduğunu göstermektedir. Birbirlerini destekleyen ve teşvik eden gençlerimizin, akran eğitimini sosyal ortamlardan alacak teknolojileri kullanmayı tercih edecekleri de aşikar aslında. Öğrenciler birbirlerinin çalışmalarını gözden geçirerek, geribildirim verebilecekleri ve özellikle akran incelemesi için paylaşımda bulunabilecekleri ortamları eğitim amaçlı kullanabilirler.
Bugün basılı olmayan malzemelerden (kitap, dergi, gazete vs.) bilgi edinen bir nesil var karşımızda ve bunları daha çok Google, Facebook, YouTube, Twitter gibi sosyal platformlardan gerçekleştiriyorlar. Bu durumda bizler de kendimizi bu duruma adapte edip, gerek okullarda, gerek evde, hele hele üniversitelerimizde kesinlikle uygular hale gelmeliyiz.
Dünya’da öğretmenler çoktan bu Sosyal Öğrenme Platformlarını kullanmaya başladılar bile. Üstelik bu teknoloji yoluyla akran yorum kullanımını benimseyerek, öğrencilerin öğrenme isteğinin ve başarı oranlarının daha yüksek olduğunu bile paylaşıyorlar.
Zaten neden daha farklı olsun ki? Şöyle bir dakika bir durup düşünün, sizi en çok etkileyen şeyler arkadaş çevrenizde olup bitenler değil midir? Öğrenme de hayat boyu bir konu olduğundan aynı şekilde sizin çevrenizin etkisi ile olması çok doğaldır.
Sosyal öğrenme, öğrencilere sınıf dışında da çalışma imkanı sunuyor, üstelik alışkın oldukları ve sevdikleri bir ortamda olduklarından ilgileri de daha fazla olabiliyor. Hepimiz biliyoruz ki zorla yapılan bir iştense, isteyerek yapılan bir işin sonucu daima daha başarılıdır.