Online olarak etkin bağlantılar kurmak istiyorsanız, kaliteli vakit geçirebileceğiniz, ilgi çekici tartışmaların olduğu ve sizin değer katabileceğiniz ortamlar bulmalısınız. LinkedIn grupları, sosyal medyada zamanınızı kendiniz için en iyi şekilde değerlendirebileceğiz ortamlardır, fakat doğru strateji olmazsa başarılı da olamazsınız.
LinkedIn 50 tane gruba üye olmanıza izin verir, ancak bu kadar çok gruba üye olup vaktinizi ve eforunuzu, fark yaratıp diğerlerinin önüne geçmek için kullanmaya çalışmanız, başarısızlıkla sonuçlanır. En uygun yöntem, kredibilitenizi artırıp yeni bağlantılar edinebileceğiniz, gerçekten ilgi alanınızın olduğu grupları seçmektir.
#1: Öncelikle fırsatların olabileceğini düşündüğünüz, size yakın gelen konulu grupların listesini çıkarın. Bunlardan sadece ilk 3 veya 5 tanesine üye olun. Çok fazla üyenin olduğu grupları seçmemeye çalışın. Size önerim, binlerce değil sadece birkaç yüz kişinin olduğu grupları seçmeniz, çünkü bu sayede farkedilebilme ihtimaliniz daha çok olacaktır.
Bu grupları haftada ortalama 2-3 kez ziyaret etmeyi alışkanlık haline getirmelisiniz. Haftalık veya günlük bültenlerin gelmesini beklemeyin, çünkü o arada fırsat çoktan kaçmış olabilir!!!
#2: Her grupta en çok popüler olan konuları hedefleyin. En çok görünür olabileceğiniz yer buralardır. Bunlar genelde herkesin tartışmaktan hoşlandığı ve takip ettiği konular olur. Burada dikkatli bir inceleme sonrası varolan yorumlara cevaplar verin, hatta gruptaki diğer kişileri düşünmeye yönlendirecek sorular sorun ve yorum sayısının artmasına katkıda bulunmuş olun. Eğer yorumlarınızı gruptaki diğer kişiler gerçekten değerli görürlerse, kısa sürede sizi grubun fikir lideri olarak benimsemeye başlayacaklardır.
#3: Bir başka güzel yöntem ise kendi konu başlığınızı yaratmanızdır, fakat burada biraz stratejik olmalısınız. Öncelikle grubu iyi analiz edip hangi konularla ilgilendiklerini, onlar için neyin önemli olduğunu ve ne gibi bir konu ile ilgi çekebileceğinizi iyice anlamalısınız. Bu yüzden size tavsiyem önce sabredin ve biraz grubun içinde yukarıda bahsettiğim gibi takılın. Sonra da bir yardım veya öneri ya da grubun işine yarayacak bir başka yazı ile kendi tartışmanızı başlatın. Eğer gerçekten gruptaki kişileri etkileyip, tartışmanıza katılımlarını sağlayabilirseniz “Grubu en çok etkileyenler” köşesinde görüntünüzün yer almasını sağlayabilirsiniz. Bu da size bir sonraki fırsatınız için bir kapı oluşturabilir. Önemli bir notum şu olacak: Asla ama asla gruptaki kişilere fayda sağlamayacak, katmadeğeri olmayan öylesine konular başlatmayın. Popüler bile olsa, kişilerin işlerine yaramayan konu başlıkları ne kadar popüler olursa olsun bir sabun köpüğü gibi yok olacaktır.
#4: LinkedIn gruplarının bir dezavantajı, sürekli takip etmediğiniz taktirde güncel kalmanıza çok yardımcı olacak bir yapıda olmaması. Bu yüzden tavsiye ettiğim şekilde, proaktif olarak sık ziyaretler yapmalısınız. Özellikle yorum yazdığıız tartışmaları sürekli takip etmeye özen gösterin! Herhangi bir tartışmayı yanıtsız bırakmayın ve aradan çok zaman geçmesine izin vermeyin. Gruba ne kadar ilgili olduğunuzu taze yorumlarınızla gösterin. Ayrıca diğer grup üyelerinin yazdıkları ve değerli olduğunu düşündüğünüz konuları da takdir ederek “beğen” butonu ile LinkedIn durum bölümünde paylaşın. Bu sayede bütün bağlantınızdaki kişilere bu konuyu paylaşmış ve görünürlüğe katkıda bulunmuş olursunuz.
#5: Eğer gerçekten arkasında durabileceğinizi düşünüyorsanız, zor ama başarılı bir yöntem de kendi grubunuzu oluşturmaktır. Burada 1-2 tıklamayla grubu oluşturmaktan bahsetmiyorum tabii. Oluşturacağınız grubu yönetmek zor olduğu kadar kontrol de sizde olacağı için avantajlı bir yöntemdir. Örnek vermek gerekirse, “Yöneticinin seçimi” başlığı altında görünmesini istediğiniz konuyu siz seçebilirsiniz. Ancak hangi konuların en çok tartışılacağı ve popüler olacağına grup üyeleri karar verecektir. Unutmayın, grubun kurucusu olarak sizin işiniz tartışmaları yönetmektir!
Yeni bir grup oluştururken çok nadir olan ve iyi tanımlanmış bir tema bulmanızı öneririm. Aksi taktirde kişilerin ilgisini çekemezsiniz. Daha çok kişinin biraraya gelerek bilgi ve tecrübelerini paylaşabilecekleri ve aynı zamanda bundan yarar sağlayacakları bir tema üzerine yoğunlaşın.
Bu yöntemleri kullanarak LinkedIn gruplarınıza ayıracağınız vaktinizin daha kaliteli ve verimli geçmesini sağlamış olursunuz. Küçük çaplı gruplarda göstereceğiniz ilgili ve katmadeğerli paylaşımlarınız, sizin yeni bağlantılar elde etmenizde etkili olacaktır. Tabii aynı zamanda bu stratejide biraz rekabet olduğunu da hissedeceksiniz. Eee alemin tek akıllısı ben değilim herhalde bunları düşünen. Neyse ki henüz çok fazla okuyucum yok, o yüzden iyisi mi siz atı alıp Üsküdar’ı geçin! 🙂